kanadalı üç grup üyesinin müzikal tercihlerinin değişmesini neden olarak gösterip dağılmalarıyla sonlanan grup. 90lı yıllara damgasını vurmuştur. orient ezgileri alternatif rock sounduyla eriterek her albümde ortaya çok lezzetli tatlar sunabilen grubun vokali jeff martin, bir dönem jim morrison'a benzerliğiyle dikkati çekmişti. walk with me, temptation, fire in the head, the bazaar gibi mükemmel parçalara imza attılar. the bazaar isimli şarkılarının klibini istanbul'da çekmişlerdi. jeff martin müzik kariyerine solo albümleriyle devam ediyor. ama the tea party tadını alternatif ve modern rock dinleyicilerinin birçoğunun damağında bırakarak. grupla ilgili midir bilmem ama ''the tea party'' meselesi 1789 da patlayan milliyetçilik akımının amerikadaki yansımasının ürünüdür. bu tarihin devamında gaza gelip milliyetçilik ruhuyla yanıp tutuşan amerikalı abiler, ingiliz çaylarını protesto amaçlı olarak gemilerden denize boşaltmışlar. bu olaya da ''the tea party'' demişler.
son derece sağlam besteleri ve yetenekli vokalistiyle kendine bir alt müzik türevi yaratmış grubun özellikle 90 lı yıllara ait olan albumlerini şiddetle tavsiye ederim. tam bir yol grubudur. the tea party dinlerken bir led zeppelin yada deep purple tadı yakalamamak işten değildir.
edit: mükemmel şarkılar derken the messenger, the watcher ve özellikle wishing you would stay'i unuttuğumu farkettim. utandım.*
"tryptich" ile birlikte cozutmuş, bozulmuş grup.."transmission" ile doruklarına ulaşmışlardır..bir de "alhambra" albümlerinde roy harper ile ile "time" şarkısında ortak bir çalışmaları vardır..leziz olmuştur..
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.